Ramazan 2016, 13. Gün

İman Hakikati

Rüzgar yolu ile döllenen bitkilerde döllenmenin güvence altına alınabilmesi için polen üretimi çok fazladır. Örneğin, çam ağaçlarında her bir erkek kozalak yılda 5 milyondan fazla, tek bir ağaç ise 12.5 milyar civarında polen üretmektedir. Kayın ağacında bu rakam 2 milyar civarında, cevizde 2 milyon, fındıkta ise 5 milyon civarındadır.

Bilim ve Teknik Dergisi, Mayıs 1995, Sayı. 330, s.76

Bir Ayet Bir Açıklama

"Getirdikleriyle sevinen ve yapmadıkları şeyler nedeniyle övülmekten hoşlananları (kazançlı) sayma; onları azaptan kurtulmuş olarak sayma. Onlar için acı bir azap vardır." (Al-i İmran Suresi, 188)

Yaptığı işlerle böbürlenmek ya da gerçekte kendi yapmadığı şeylerle övünmek toplumdaki bazı insanlar için son derece olağan bir davranış olabilir ancak Allah Al-i İmran Suresindeki bu ayetinde, bu davranışın Kendi Katında beğenilmeyen bir ahlak olduğunu bildirmektedir.

Nefsin en önemli beslenme kaynaklarından biri övünmedir. Her insanın kendini diğer insanlardan üstün gördüğü bir övünme sebebi vardır ve nefis övülmekten büyük bir zevk alır. Bu tür davranışların altında, insanın kendisinin yaptığını sandığı, gerçekte ise yalnızca Allah'ın dilemesi ve yaratmasıyla gerçekleşen işlerden kendi nefsine pay çıkarmak ve bunlarla nefsini yüceltmek gibi sapkın arayışlar yatar. Oysaki insan bir işi kendisi yapsın ya da yapmasın, övgü duyulan şeylerin gerçek sahibi; o işi yaratan, sonsuz güç ve ilim sahibi olan Allah'tır. Bu nedenle övgüye layık olan da yalnızca Yüce Allah’tır.

Hiçbir insanın kendisine ait müstakil bir gücü yoktur. Her şey ve her olay Allah'ın izni ve dilemesi ile gerçekleşir. Rabbimiz kullarına bahşettiği farklı üstün özelliklerle sadece onları denemektedir. Nefsin isteği doğrultusunda hareket ederek böbürlenmesi ve övülmekten hoşlanması insanı kayba sürükleyecek davranışlardır. Kişinin müstakil olarak yapmaya güç yetiremeyeceği bir şeyden dolayı böbürlenmesi ve övünmesi, gerçekte tüm özellikleri yaratan Allah'ı gereği gibi takdir edemediğini gösterir. Bu da insanın nefsine ilahlık vermesi (Allah'ı tenzih ederiz) ve nefsini Allah'a ortak koşması anlamlarına gelir. Allah Kuran’da Kendisi'ne şirk koşulmasının en büyük günah olduğunu ve vazgeçilmediği takdirde bu çirkin tavrı gösteren kimseleri bağışlamayacağını bildirmektedir. Rabbimiz'in sınırsız gücünü takdir etmek yerine kendisini övüp yüceltmeye kalkışan kimseler ise ayetlerde acı bir azap ile müjdelenmişlerdir.

Fosiller

arakorya kozalağı ve fosili

Arokarya Kozalağı

Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 170 milyon yıl
Bölge: Arjantin

Arokaryaların 170 milyon yıldır en küçük bir değişikliğe dahi uğramadığının ispatı olan resimdeki fosil karşısında Darwinistler sessiz kalmaya mahkumdur. Darwinistlerin fosil kayıtları karşısındaki sessizliğini ve "utancını" ünlü evrimci Stephen Gould şöyle dile getirmektedir:

"Durağanlığın karşıkonulamaz varlığı, fosil kayıtlarının utanç verici yönlerinden biri haline gelmiştir." (S. J. Gould, ‘Cordelia's Dilemma', Natural History, Şubat 1993, s.15)

Darwinistlerin fosil kayıtları karşısında utanç duymalarının sebebi, yaklaşık 150 yıldır sürdüregeldikleri yalanın deşifre olmasıdır. On yıllardır canlıların sözde aşama aşama değişerek bugünkü hallerine kavuştukları masalını anlatan ve kitleleri bilim tarihinin belki de en büyük sahtekarlıklarından birine inandıran Darwinistler, fosil kayıtlarının ortaya koyduğu gerçek karşısında mahçup olmakta haklıdırlar. Bundan sonra olması gereken, bu mahcubiyetin onları doğruya yönlendirmesi ve bile bile bir yalanın peşinden gitmekten vazgeçmeleridir.

 

Sayın Adnan Oktar Münafıkları Anlatıyor

Ahir Zaman

Adnan Oktar’ın 26 Nisan 2016 tarihli A9 TV röportajından

ADNAN OKTAR: Peygamberimiz (s.a.v.) diyor ki; “Ümmetim için en korktuğum şey, Lut toplumunun yaptığıdır” diyor. Yani “Ümmetim için en korktuğum şey homoseksüellik.” İslam alemini bununla batırmak istiyorlar.

Ve Peygamberimiz (s.a.v.) diyor ki Hakim ve Beyhaki’de; “Erkek erkekle yetinirse ümmetim helak olur” diyor. Erkek erkekle. Bir kadın zıtlığını görüyorsunuz değil mi? Kadın karşılığını, yok dekolte giyindi, yok saçını açtı, yok işte gözünü boyadı. Bütün gücü ile ama homoseksüeli gördü müydü alkışlıyor. Ama Allah tertemiz hanımlar yaratmış onlara bütün gücü ile karşı koyuyor. Trafikte bile karşı adam her yerde karşı. Bir kısmı da araba sürmelerine bile karşı araba kullanmalarına. Allah’ın Resulü (s.a.v.) diyor ki, “Homoseksüellik yani Lutilik çoğaldığı zaman Allah homoseksüellerden ve onların işini tabi gören toplumlardan” bak dikkat edin. Onu normal gören, doğal gören, gerekli gören, makul gören toplumlardan “korumasını kaldırır. Hangi yaşayız üzerine yıkıma uğrayacaklarını önemsemez. Ve Allah onları helak eder” diyor. Et Tergib ve't Terhib 4. cilt 65. sayfada yazıyor. Bak hem Kuran ayetleriyle sabit hem hadislerde. Onları bak normal görenleri de helak eder diyor Allah. Kendi yapmasa dahi, zaten normal gördü mü aynı konuma gelmiş olur. Makul gerekli faydalı görüyorsa aynı kafada demektir. Ahir zaman alameti diyor Peygamberimiz (s.a.v.) “Erkekler erkeklerle yetindiğinde kıyamet yaklaşmış demektir” diyor.( Ramuz El-Ehadis 448/8) “Kadınlara benzemeye çalışan erkeklere Allah lanet etsin” diyor Peygamberimiz (s.a.v.). (Ebu Davut Libas Bölümü bölüm 30, Camiu's-Sağir 2/124) Bu kadar açık hüküm, Kuran ayetleri varken bu kadar açık hadisler varken, fıtrata da karşı iğrenç bir eylem olduğunu gördükleri halde şak şak alkışlıyorlar. Utanç duy utanç, haya et. Çok açık hüküm. Destekliyorsan o kafadasın demektir. O mantığı savunuyorsun demektir.

CAN DAĞTEKİN: “Kendilerinin güzel bir iş yaptıklarını zannediyorlar” diyor Allah.

ADNAN OKTAR: Desteklemek ne demek? Doğru fiil diyorsun yani. Yapılan doğru diyorsun. Pislik olduğu ortada. İslam’a göre Kuran’a göre benim inancıma göre. Adam dinsiz imansızsa beni ilgilendirmez o adam. Ben Müslüman olarak söylüyorum. Ben Müslümanlara hitap ediyorum. İman ehline ve Hristiyanlara hitap ediyorum ve Musevilere hitap ediyorum. Dindar Musevi, dindar Hristiyan, dindar Müslümanlara hitap ediyorum. İslam’a önem verenlere söylüyorum. Dinimize göre böyle, Museviliğe göre böyle Hristiyanlığa göre de bu böyle, bu şekildedir. Müslüman tabi, bunları döverek söverek ezerek küfrederek değil. İlimle irfanla, akılla bu fitneye karşı mücadele verecek. Demokratik yöntemlerle, kanunla hukukla mücadele verecek. Yoksa adamları işte binanın üstüne çıkarıp atmak, yakmak, kesmek, dövmek, öldürmek falan değil. Ama iğrenç bir fiil olduğu açık. Hz. Lut (a.s) devrinde Hz. Lut (a.s)’ın kapısına dayanmıştı adamlar. Şimdi de evimize dayandılar televizyonlarla, radyolarla, gazetelerle evimize dayandılar. Evin kapısına dayandılar yani. Aynısı, çünkü o devirde adımla dayanıyorlardı şimdi de televizyonlarla, radyolarla evlerimize dayanmaya çalışıyorlar. Büyük bir kitle de homoseksüel olmuş durumda, Darwinist olmuş durumda. Buna karşı işte Cenab-ı Allah Hz. Mehdi (a.s)’ı ve Hz. İsa Mesih (a.s)’ı gönderiyor. O bütün peygamberler devrinde yapılan rezilliklerin, o devirde peygamberlerin mücadele ettiği rezilliklerin bin katı şuan var ve buna karşı Cenab-ı Allah hateme veli olan İmamı Mehdi (a.s)’yi  ve bütün Hristiyan aleminin ve Müslüman aleminin sevgilisi olan Hazreti İsa Mesih’i gönderiyor. Bu belayı kaldırmak için. Mesela bak Tevrat’ta “Kadınla yatar gibi erkekle yatma bu iğrençtir” diyor. Leviller Tevrat’ta 18/22. “Bir erkek başka bir erkekle cinsel ilişki kurarsa ikisi de iğrençlik etmiş olur.” (Leviller 20/13 Tevrat) İncil’de de haramdır yasaktır. Hristiyanlıkta, Musevilikte de haram ve yasaktır. Ve sonsuza kadar haram olan bir fiildir. Cennette de haram olan bir fiildir. Sonsuza kadar. Allah iğrençlik olarak iğrenç bir pislik olarak belirtiyor. Allah diyor ki örf ile emret. Örf ile anlat. Ben örfe göre söylüyorum anlayacağı dilden anlatıyorum. Örf ile söyle diyor Allah.

ERDEM ERTÜZÜN:  Başka bir ayette “Nefislerini etkileyecek söz söyle” diyor Allah.

ADNAN OKTAR: Evet. Nefislerine yönelik etkileyici üslup. Evet, etkileyici anlamaları için uygun bir üslupla konuşuyorum. Ama hepsinin kurtulmasını isteriz tabii. Bu beladan pislikten. Kimse cehenneme gitsin istemeyiz. Helak olsun istemeyiz. Herkes kurtulsun, kurtulsunlar diye söylüyorum bu  sözleri.

KARTAL GÖKTAN: Allah, “Sizden iyiliği emreden kötülükten sakındıran bir topluluk bulunsun” diyor.

ADNAN OKTAR: Evet. Burada asıl hedef kurtuluşlarıdır. Bu pisliğin içine hiçbir Müslüman’ın düşmesini istemiyorum. Hiç kimsenin düşmesini istemem. Hepsi kurtulsunlar.

CAN DAĞTEKİN: Allah başka bir ayette “Müslüman olaraktan başka bir tutum üzerinde ölmeyin” diyor.

ADNAN OKTAR: Tabii.

Kuran’da mesela nikah geçer. Nikah kelimesi, tezviç. İzdivaç yani zevç , eş. Zevce eş. Bunların tamamı kadın sığası ile kadın olarak geçer. Hiç birinde erkek hükmü geçmez. Kuran’da hiçbir evlilik hükmünde erkek erkeğe diye bir ifade olacak gibi ima dahi olacak gibi hüküm yok. Hepsi kadın erkeğe göre. Bütün fiil çekimleri kadın erkeğe göre tamamı, ahirette de öyle dünyada da öyledir.

ERDEM ERTÜZÜN:  Hz. Lut da (a.s) “Ben bu yaptığınıza öfkeyle karşı olanlardanım” diyor ayette.

ADNAN OKTAR: Tabii. Nikahlı eşler dışında helali olan kadınlar dışında ilişkinin haram olduğunu Cenab-ı Allah açık açık söylüyor. Mesela Müminun Suresi 6 ve 7 ayetlerde, Mearic Suresi’nin 29-30 ve 31. ayetlerinde kesin hüküm olarak bak nikahlısı helalı olan kadınların dışında her türlü ilişkinin haram olduğu geçiyor. Erkek hiçbir şekilde ilişkiye giremez onun dışında. Onun dışında sabretsinler diyor Cenab-ı Allah. Onun dışında sabretsinler yani nikahlanıncaya kadar nikah imkanı oluncaya kadar sabretsinler. Kadın da öyledir erkek de öyledir.

Kadın karşıtlığı yok dekolte giyinmesin, yok saçını boyamasın kadınları erkek gibi yaptılar. Kadınlardan soğudular bu sefer erkeklere yöneldiler. Yani kendilerini kadınlardan soğuttular. Çünkü kadın güzelliğini kaldırdılar. Kadınları erkek gibi yaptılar. Kadınları soğuk hale getirdiler. Mesela bir kısmını sevgisiz gaddar hale getirdiler. Ters böyle aksilik yapan, hayasızlık yapan işte erkek gibi küfreden ondan sonra nezaketsiz, bakımsız, itici kadınlar meydana getirdiler. Büyük bir kitle olarak. Sonra da erkek çocuklarına yöneldiler. Ve homoseksüelliğe çevirdiler olayı bu sefer. Halbuki kadınlar bakımlı güzel olsalar, dekolte de giyinseler çekici hoş olsalar kadın sevgisi yüreklerine işleyecek ve böyle bir sapıklığa da gitmeyeceklerdi. Allah bela olarak üstlerine bunu getiriyor.

CAN DAĞTEKİN: Siz söylemiştiniz Hocam, makyaj bile yaptırmıyorlar, erkek gibi giyindiriyorlar.

ADNAN OKTAR: Hiçbir şekilde, vücudunu da erkeğe benzetmeye çalışıyor. Mesela diyor kalçan dar olsun geniş omuzlu ol bu ne ki böyle diyor. Erkeği de kadın gibi yapıyorlar. Çocuklar bakıyorum model çocuklar yurt dışında yanı kadın kıyafetleri. Acayip ezmişler çocukları aynı kadın.

KARTAL GÖKTAN: Hocam Allah bir ayetinde “İçinizden iyiliği emreden kötülükten sakındıran bir topluluk bulunsun” diyor. Bu konuları hiçbir kimse sizin gibi anlatıp tepkisini ortaya koymuyor.

ADNAN OKTAR: Ödleri kopuyor. Ne korkuyorsun? Allah’tan kork.

“Zinaya yaklaşmayın derken Allah tam olarak ne demek istiyor sizce” Talat Akçam. Bazı bilgisi eksik olanlar “zinaya yaklaşmayın” onu genişletiyor. Allah adına yeni bir hüküm çıkarıyor. Diyor ki “Allah demek ki böyle demek istedi.” Kardeşim Allah muhkem açıklar. İma ile konuşmaz. Kuran’da ima ile Allah hükmü hiç yoktur. İma ile İslam olmaz. İma ediyor diyor. Zinaya yaklaşmayın ne demek? Mesela kadın varsa evine onun evine iki yüz metre uzakta durman gerekiyor diyor. Çünkü yakınlaşırsan zina tehlikesi var. Bunu anlatmak istiyor Kuran diyor. Zinaya yaklaşmayın demek fiili olarak zina fiilini yerine getirmeyin demektir. Yani cinsel ilişkiye girmeyin. Helal olmadan cinsel ilişkiye girmeyin demek. Yaklaşmayın deyince filmlerden oradan buradan alarak kendilerince hüküm çıkarmaya çalışıyorlar. İma ile hüküm olmaz. Hükmü eğer ima yapmaya çalışırsan İslam’ı mahvedersiniz. Ki ettiniz zaten şimdi onu düzeltemeye çalışıyoruz. İslam’ı yeryüzünden silecektiniz Allah kurtarıyor şuan. İma ile Müslümanlık olmaz. Mesela Allah namazı ima etmiyor. Namaz kılın diyor. Oruç tutun diyor. İma ile hiçbir hüküm yoktur. Helal ile haramlar ima ile olmaz. Şarap, haram diyor Allah açık söylüyor. Kumar yasak diyor açık söylüyor. Böyle kapalı bir hüküm yoktur. İma ile hüküm çıkarıyor adamlar. Mesela diyor ki kadınlara dokunduğunuz zaman efendim abdest alın. Dokunmak cinsel ilişki açıkça çünkü Hazreti Meryem diyor “Bana hiçbir erkek dokunmamış iken nasıl çocuğum olur?” Burada kastedilen cinsel ilişki açık. Çocuk olsa bilir bunu. Yok ya diyor öyle demek istemedi. Parmağını dokunmak yeterlidir diyor. Adam yolda giderken kadının eli bir değiyor şöyle, abdest gitti. Kardeşim ima ile hüküm olur mu? Nereden çıkarıyorsun sen bunu? Hep ima ile mahvetmişler İslamiyet’i. Mezhepler de ima ile ortaya getirmişler. Mezheplerin çıkış amacı, yolu, sebebi imadır. Açık muhkem hüküm ile İslam’a bakmamışlar. Onun için kadınları da bu kadar köşeye sıkıştırıyorlar. Ve bu kadar eziyorlar hep ima ile. “İma ediyor” ima da öyle bir şey yok. Sen kendi aleyhine niye imaya bakmıyorsun? Kendi aleyhine ima ile bakmış olsalar sokağa bile çıkamazlar. Hep hükümleri kadınların aleyhine çıkartmışlar. Hep uydurma hükümler. Kuran’da kadınların hürriyeti alabildiğine açık. Son derece özgür kadınlar. Nur Suresi’nin 31. ayeti de kadın özgürlüğü ile ilgilidir. Onu tam tersine çevirmeye çalışıyorlar.

Belgesel: Kuran Mucizeleri -4

2016-06-17 19:09:51

Harun Yahya Etkiler | Basında Harun Yahya | Sunumlar | Ses kasetleri | İnteraktif CD'ler | Konferans setleri | Radyo programı / Piyesler | Broşürler| Site Hakkında | HarunYahya.net | Ana sayfanız yapın | Sık kullanılanlara ekle | RSS Servisi
Bu sitede yayınlanan tüm materyaller, Sayın Adnan Oktar’ı referans göstermek koşuluyla telif hakkı ödemeksizin kopyalanabilir ve çoğaltılabilir
© Sitemizde ve diğer tüm Harun Yahya eserlerinde yer alan Sayın Adnan Oktar’a ait şahsi fotoğrafların bütün yayın hakları Global Yayıncılık Ltd.Şti’ne aittir. Kısmen de olsa izinsiz kullanılamaz ve yayınlanamaz.
© 1994 Harun Yahya. www.harunyahya.org
page_top